Aklımda etten ve kemikten çıkmıyor
Araklımdan, güneş yüzünden çekilirken
O temmuz kokun senden erken
İnmişti sahile,
burdan dönüş yok artık
Gözü karaydık,
yokuş yukarı yürürken
Önümden,
şu lakırdı dökülüvermiş dilimden
Unutmalı, unutmalı hemen
Unutmalı, unutmalı hemen
Uyandım bir pencere kenarı
Yanım cama yaslı
Ölmüştüm tekrar dirildim
Besbelli aynı acı
Ama bu çok farklı
Aynı kadın ama bu çok tatlı
Bedeni neyse ödeyeceğim Anlaşıldı otobüste uyurken
Sayıkladım gülümserken Unutmalı,
unutmalı hemen
Unutmalı,
unutmalı hemen
Unutmalı geç olmadan
Senin kimseye anlatmadan
Geceler beni
bulmadan Karanlıkları sırtlamadan
Unutmalı, unutmalı
Sarılar
içinde gördüm seni
Bir okyanus dışında Ne güzel akşam vakti
Seninle sevişmek ihtimali Artık olmayan bir düş
Ama bir an aklımdan geçti
Unutmalı, unutmalı hemen
Unutmalı, unutmalı hemen
Unutmalı, unutmalı hemat
Unutmalı,
unutmalı hemen