Suskunluğumu bozuyorum bu gece yarısı.
Tüm insanlar uyurken üstelik.
Kim bilir,
güzel bir düşe,
belki de bir kabusa sığdıracağım kendimi.
Kim olduğumu düşünmeden.
Benimle susan taş duvarlar,
haykırabildiğiniz kadar haykırın şimdi.
Dökün içinizi siz de benim gibi uykudan bıkmayan simsiyah dağlara,
o utanmaz tepelere.
Taşı taşlıktan,
aşığı aşktan usandıranlar.
Gafletiniz bitmez mi?
Taş duvarlarımı azat ettim bu gece.
Tam da istediğiniz gibi haberiniz olsun.
Sağ yanımda hiçbir şeylerim
ve sol yanımda her şeylerim.
Hiç olmadığınız kadar benimlesiniz bu gece.
Ve bir o kadar benimsiniz üstelik.
Hep acıtan sağ yanımdın ya benim.
Sakla şimdi tüm hiçliğini.
Tatlıya bilirsen eğer hiç utanmadan
zincirlerimi kırdığım taş duvarların ardına.
Ne mümkün?
Dedim ya.
Özgür bıraktım onların.
Dilsizliğimi kelepçeleyip yaşlı bir çınarın dalına.
Ha unutmadan.
Bir de soldaki sıfıra yükledim tüm değerlerimi.
Bildiğiniz her şeye inat.
Haberiniz olsun.