Eğer
benim için ağlayan biri varsa baş ucunda
Eğer
ölürsem buralarda
Vasiyetimdir beni götürsünler doğduğum topraklara
Beni köyümün yağmurlarında yıkasınlar,
yıkasınlar
Baş ucunda biter yiğit verenlere aşıklar koklasınlar
Beni köyümün yağmurlarında yıkasınlar,
yıkasınlar
Baş ucunda biter yiğit verenlere aşıklar koklasınlar
Eğer
ölürsem buralarda
Eğer benim için ağlayan biri varsa baş ucunda
Eğer ölürsem buralarda
Vasiyetimdir beni götürsünler doğduğum topraklara
Beni köyümün yağmurlarında yıkasınlar,
yıkasınlar
Baş ucunda biter yiğit verenlere aşıklar koklasınlar
Yaz henüz gelmişti ben ayrıldığımda
Kaç vakit oldu,
kaç ay,
kaç yıl,
kaç asır evimden ayrıldım
Ah benim ruhumun tene memleketim
Dünyayı verseler değişmem çayırındaki bir çiğ tanesine
Melgubet dediğim,
mahpus tutmuş güneşli avlılarda yaşanırmış öylesine
Dönüşümde ne bulurum bilemem
Bildiğim,
döneceğim ey verilmiş sözüm,
edilmiş şeyim
Elbet bir gün döneceğim
Yıl kaç olur,
hangi mevsim bilemem Elimde takvim yapraklarından güller,
gözümde bir çocuk,
saçlarımda kar
Bunca acıyı boşa çekmez hiç kimse Ve bunca
ölümden kolay dönülmez bu kadar sevmeyince
Beni çöğümün yağmurlarında yıkasınlar,
yıkasınlar Baş ucunda biter yiğit verenlere aşıklar koklasınlar